Arkeoloji felsefesi, insanlığın geçmişini ve bugününü daha iyi anlamak için arkeoloji disiplininin temellerini, yöntemlerini ve sonuçlarını araştırmayı amaçlar.
Temel sorular arasında arkeoloji nedir? Arkeolojinin kuramsal temeli nedir? Arkeoloji zamanı nasıl ele almalıdır? Arkeoloji neden ve kimin için yapılır? Arkeolojik çalışmanın nesnelerinin ve süreçlerinin doğası ve gerçekliği nedir? Analitik arkeoloji felsefesi, arkeolojik eser, arkeolojik alan, arkeolojik kayıt ve arkeolojik kültürler gibi kavramların ardındaki mantığı araştırır. Bunlar, arkeoloji pratiğinin merkezinde yer alan metafizik, estetik, epistemolojik, etik ve teorik kaygıların sadece birkaç örneğidir.[1]
Bu genel sorulara ek olarak, arkeoloji felsefesi saha çalışması metodolojisi, teorinin entegrasyonu ve diğer disiplinlerle işbirliği, ölçüm teorileri ve veri temsili ile de ilgilenir.
Arkeoloji felsefesi aynı zamanda disipline uygulanan feminist, Marksist, hümanist veya süreçsel gibi belirli bir yaklaşımı veya tutumu da ifade edebilir. Bu yaklaşımlar arkeologlar tarafından genellikle "teori" olarak adlandırılır ve bazen analitik arkeoloji felsefesi ile karıştırılır, ancak aynı şey değildir. Bu yaklaşımların tam bir tanımı için Arkeoloji teorisi bölümüne bakınız.[1]
Şu anda arkeologlar arasında arkeoloji felsefesindeki sorunların doğası, hatta bazı durumlarda bir arkeoloji felsefesinin var olup olmayacağı konusunda çok az fikir birliği vardır.[2] Bu nedenle, disiplin çok gelişmiş değildir, hatta bazı arkeologlar tarafından varlığı veya geçerliliği bile tartışılmaktadır.[3] Bununla birlikte, arkeoloji felsefesi araştırmaları yoluyla konunun felsefi meselelerinin ve çerçevesinin farkında olmanın, disiplinde ilerlemenin yanı sıra araştırma tasarlama, çıkarım ve yorumlamayı kontrol etme ve sınıflandırmada önemli olduğu genel olarak kabul edilmektedir.[1]