![]() | Bu madde, Vikipedi biçem el kitabına uygun değildir. (Haziran 2012) |
Dihidrotestosteron, erkek vücudunda bulunan testosteron hormonunun aktif versiyonu olan güçlü metobolitine verilen addır. DHT hormonu, büyük oranda testosteronun çevre dokularda 5- Alfaredüktaz enzimi aracılığı ile dönüşümünden oluşur.[1] Testosteron hormonunun etkin hale gelebilmesi ve dokular üstünde androjenik etki gösterebilmesi için "5 Alfa Redüktaz" isimli enzimle DHT hormonuna dönüşmesi şarttır. Testosteron, tip-1 5-Alfa Redüktaz ve tip-2 5-Alfa Redüktaz adı verilen iki enzimle DHT hormonuna dönüşür. Bu dönüşme olmadan testosteron birçok doku ve organda etkili olamaz.[2] DHT hormonu, anne karnındaki fetus halinde bulunan çocuğun erkek cinsel özellikleri kazanmasını ve cinsel organlarının gelişmesini sağlar. DHT hormonu ayrıca anne karnındaki fetusun beyni üstünde de birçok etkide bulunur. Henüz anne karnında olan fetusun cinsiyet kimliğinin oluşmasını sağlar. DHT hormonu, bunun dışında ergenlik döneminde ikincil seks karakterlerinin meydana gelmesini ve erkek tipi farklılaşmayı meydana getirir. Böylece ergenlik döneminden önce kız çocuğundan kolay kolay ayırt edilemeyecek olan erkek çocuğu gittikçe farklılaşır ve çocukluktan erkekliğe adımını atar. Sakalları ve bıyıkları çıkmaya, sesi kalınlaşmaya, boyu uzamaya, kas kütlesi artmaya, penisi büyümeye, testisleri sperm üretmeye başlar. Tüm bu farklılaşmayı testosteron, DHT hormonuna dönüşerek meydana getirir. DHT hormonunun bir diğer görevi glandüler prostat dokusunun fonksiyonlarının devamlılığını sağlamaktır. Bunun dışında da, erkek metabolizmasında DHT hormonunun sperm üretiminden, aerobik kapasitenin artışına kadar birçok önemli katkısı vardır.[3]
DHT'nin erkek metabolizmasındaki görevleri bir ömür boyunca sürmektedir. Bunun dışında testosteron ve DHT, genetik olarak bu hormonlara duyarlı kişilerde androgenetik alopesi, akne ve prostat hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Genetik olarak bu androjenik hormonlara duyarlı olan kişiler, DHT'den testosteron hormonuna göre daha çok etkilenmektedirler. Testosteron hormonunun da bu dokularda etkinliği vardır ama DHT hormonundan daha zayıf bir etkidir. Bazı kişiler neden bu hormonlardan olumsuz etkilenirken, bazı kişilerin etkilenmediği tam olarak bilinmemekte ve bu duruma hangi hatalı genlerin yol açtığı araştırılmaktadır.[4]