Gustave Courbet | |
---|---|
![]() Nadar tarafından çekilen fotoğrafı | |
Genel bilgiler | |
Doğum adı | Jean Désiré Gustave Courbet |
Doğum | 10 Haziran 1819 Ornans, Fransa |
Ölüm | 31 Aralık 1877 (58 yaşında) La Tour-de-Peilz, İsviçre |
Uyruk | Fransız |
Alanı | Resim, Heykel |
Sanat eğitimi | Antoine-Jean Gros tarafından verildi. |
Katıldığı akımlar | Gerçekçilik |
Ünlü yapıtları | Ornans'ta Cenaze, 1849 - 1850 L'Origine du monde (1866) |
Jean Désiré Gustave Courbet (10 Haziran 1819 - 31 Aralık 1877), Fransız ressam. On dokuzuncu yüzyılda Fransa'yı gerçekçilik akımıyla tanıştırdı. Courbet hayat görüşünü şöyle açıkladı:
“ | Elli yaşındayım ve her zaman özgür yaşamak istedim. Hayatımı özgürlük içinde tamamlamama izin verin. Ölürken hakkımda "Hiçbir okula, kiliseye, enstitüye, akademiye ait değildi. Özgürlük rejimi haricinde hiçbir rejime ait olmadı." denmesine izin verin. | ” |
—Courbet[1] |
Gustave Courbet, 19. yüzyılın en güçlü ve karmaşık sanatçılarından biri olarak kabul edilen, binin üzerinde eserden oluşan önemli bir resim koleksiyonunun yaratıcısıdır. 1848-1849 yıllarından itibaren tabloları akademizmin, idealizmin ve romantizmin aşırılıklarının kriterlerine karşı çıkar. Türler arasındaki hiyerarşiyi ihlal ederek çağdaşları arasında skandala yol açar, ancak bazı özel koleksiyonerlerin ilgisini çeker ve sanatın sınırlarını zorlar.
Charles Baudelaire ve Jules-Antoine Castagnary gibi bazı eleştirmenlerin desteğini alan Courbet’nin eserleri, yalnızca gerçekçi resim akımıyla sınırlı kalmaz; 19. yüzyılın sonundaki modernist akımların çoğunu içinde barındırır.
Bireyci bir yapıya sahip olan Courbet, kendi kendini yetiştirdiğini ve kökenine bağlı olduğunu savunur. Doğanın güçlerine ve kadınlara olan sevgisiyle tanınır. Dindarlık, kötü niyet ve köylüler ile manuel işçilere duyulan küçümsemeye karşı mücadeleler vermiştir. Hayatının son döneminde ise tamamen doğa manzaralarına yönelmiştir. Yaşadığı dönemde bir ressamın bu denli hakaretlere maruz kalması oldukça nadirdir.
1871 Paris Komünü'nün bir aktörü olarak, Vendôme Sütunu'nun yıkılmasından sorumlu tutulmuş ve sütunu kendi masraflarıyla yeniden inşa etmekle cezalandırılmıştır. İsviçre’ye sürgüne gönderilen Courbet, ailesi ve Parisli arkadaşlarıyla mektuplaşmaya devam etmiş, eserlerini sergileyip satmayı sürdürmüştür. Hastalığı nedeniyle, genel af ilanından üç yıl önce, 58 yaşında hayatını kaybetmiştir.
1970'lerden itibaren özellikle Anglo-Sakson eleştirmenler tarafından yeniden değerlendirilen Courbet’nin eserleri, ilk gerçek biyografi çalışmalarını bu dönemde kazanmıştır. Özel yazılarının incelenmesiyle ortaya çıkan berrak, ince ve duyarlı kişiliği, onun güçlü ve ödünsüz sanatını moderniteyle sık sık şaşırtıcı bir bağ kurarak günümüze taşımaktadır.
Doubs, Ornans'daki Gustave Courbet Bölgesel Müzesi, sanatçının eserlerine adanmıştır.[2]